Conkbayırı’na giden yol üzerinde sağ tarafta büyük bir kitabe bulunmaktadır. Bu kitabe üzerinde 6/7 Ağustos 1915 Anzac taarruzu hakkında kısa bilgiler bulunmaktadır. Bu kitabeye gelene kadar yol boyunca onlarca siper,anıt ve mezar da net bir şekilde görülebilmektedir. Wilusa Turizm’in deneyimli rehberleri, size gereken hatırlatmaları yapacak, buraları mutlaka gösterecektir.
Savaş sırasında aylarca süren mücadelede iki taraf da çok yorulmuştu. Üstelik sıcak, kara sinek ve ceset kokuları herkesi bezdirmişti. Umutsuzluk herkesi sarmıştı. Bitmeyen bir savaşta, sonu belli olmayan günler, moralleri iyice bozmuştu. Üstelik İngiliz ordusu üzerinde baskı da artıyordu. Dünyanın en modern teçhizatına sahiptiler. Asker problemleri yoktu. Deniz suyunu bile tatlı suya çevirecek bir teçhizatları vardı. Oysa karşılarında Balkan Savaşı’nda aldığı yenilgi ile oldukça sarsılan bir ordu duruyordu. Bu orduyu bir türlü susturmayı başaramamışlardı. Bu bir kısır döngüydü aslında. Başarısız oluyorlardı. İngiltere’den baskı geliyordu. Gene başarısız oluyorlardı. Bir avuç Türk yiğidini bir türlü aşıp, boğaza ilerleyemiyorlardı. Ara ara ilerleseler bile, saldırılar ve Türk savunması nedeniyle kilitlenip kalıyorlardı.
Bu yüzden büyük bir saldırı daha planlandı. Saldırı bölgesi ise Anafartalar olarak belirlendi. 9. İngiliz Kolordusu buradan ilerleyecek ve Anafartalar’a çıkarma yapacaktı.
9. İngiliz Kolordusu’nun başarılı olabilmesi için, Türk ordusunun dikkatini dağıtmak gerekiyordu. Bu nedenle ana saldırı ile aynı anda bir çok yerden tali saldırılar gerçekleşmişti.
Tarih 6 Ağustos 1915. Gelibolu Yarımadası’nın en uzun günlerinden biridir bu tarih. 6 ağustos tarihinde Zığındere’den İngilizler saldırdı. Başarısız oldular ve geri çekildiler. Yassı Tepe’den Fransızlar taarruza geçti. Hedeflerine ulaşamadan geri çekildiler. Aynı tarihte Saros Körfezi’nin kuzeyinden de Yunan gönüllü askerleri saldırıya geçti. Bu saldırı da diğerleri gibi Türk askerleri tarafından durduruldu.
Hatta 7 Ağustos tarihinde Wilusa Turizm’in programlarında mutlaka atıfta bulunduğumuz Mehmet Çavuş Anıtı’nın bulunduğu alana da saldırdılar. Ama Türk savunma sistemini aşamadılar. Hatta buradaki mücadele öylesine sert geçmişti ki, Mel Gibson ve Mark Lee’nin rol aldığı “Gallipoli” filminde bu olaya yer verilmişti.
Ancak Kanlısırt Vadisi’nde durum çok daha karışıktı. Aslında burası 25 Nisan günü Anzac kontrolüne geçmişti. Ama daha sonra efsanevi komutan Şefik Aker’in komuta ettiği 27. Alay, bu bölgeyi geri aldı. Aşağı yukarı 3 km’2lik bir alanda 6 ağustosta başlayan ve 5 gün süren çok şiddetli saldırılar yaşandı.
Siperlerin üstleri toprak ve çam kütükleriyle kapatılmıştı. Türk askerleri şarapnel parçalarından korunmak için böyle bir çözüm bulmuştu. Oysaki, el bombaları hesaba katılmamıştı. Taarruza geçen Anzac birlikleri, Türk siperlerinin içine el bombaları atıyordu. Sonra kısmen parçalanan kütüklerin arasından siper içinde bulunan Türk askerlerine ateş ediyorlardı.Siperlerin hem altı hem de üstü cehennem gibiydi. El bombasından kaçan, mermiye, mermiden kurtulan yoğun dumana maruz kalıyordu. Gırtlak gırtlağa bir mücadele başladı. Bu arada Anzac askerleri el bombalarını adeta savuruyorlardı. Çünkü ellerinde bolca el bombası vardı. Bu yüzden istedikleri gibi kullanabiliyorlardı…
Cehennemin resmi belki de buydu. 125 rakımlı Kanlısırt ayrıca hem sahili, yani Anzac mevzilerini, hem de Türk mevzilerini gören bir vadiydi. Bu yüzden Anzac kolordusu tüm gücü ile saldırdı. 16. Tümen 47. Alay çok mücadele etti. Olmadı.
47. Alay komutanı Binbaşı Ahmet Tevfik ile 15. Alay komutanı Yarbay İbrahim şehit oldular.
2.280 şehit, 4.750 yaralı…Çoğunun akibeti belli olmayan 134 esir…Bu yazıt, Kabatepe’den Conkbayrı’na çıkan asfalt yol üzerindedir. Bombasırtı ve 57. Alay’a henüz gelmeden yolun hemen sağında yazıtın tabelasını ve kendisini görmek mümkündür.Kanlısırt, kara savaşlarının başladığı 25 Nisan’dan itibaren Arı burnu cephesinin önemli ve en sıcak çatışmaların yaşandığı bir nokta olmuştur.Çanakkale savaşlarının 3. safhası (birinci safha: 18 Mart, ikinci safha 25 Nisan Çıkartmaları) diyebileceğimiz 6 Ağustos taarruzu’nun asıl ağırlık merkezi Kocaçimen tepe – Conkbayrı hattıdır. Kanlı sırttaki 6 Ağustos saldırıları Türk ordusunu yerinde tutmak ve asıl harekat merkezine asker kaydırılmasını önlemekti. Ayrıca Kanlı sırtın az aşağısındaki Karayörük deresinin ele geçirilmesi hedeflenmiştir.
Karayörük deresi Arıburnu cephesinin en önemli ikmal yolu olduğu için buranın kaybedilmesi Arıburnu cephesinin elden çıkması anlamına da geliyordu. Kanlısırtta yaşanan çarpışmalar, gerek lağımlar gerekse iç içe geçmiş siper hatları sebebiyle çok şiddetli olmuştu. Yoğun çarpışmalar esnasında, alanın da darlığı sebebiyle bu sırta “Kanlısırt” adı verilecek kadar kan akmıştır. Bu müthiş çarpışmalar esnasında bu mevzileri kahramanca savunan şehit ve gazilerimizin anısına bu anıt yazıt dikilmiştir. Kanlısırt Yazıtında şöyle yazmaktadır:“Anzak Kolordusu, 6-7 Ağustos 1915’te Anafartalar Bölgesi’ne çıkarma yapan 9. İngiliz Kolordusu’nun hedefine ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla 19. ve 16. Tümenler’in savunduğu Arıburnu Cephesi’ndeki Türk kuvvetlerini yerinde tutmak için taaruz etti. 16. Tümen birlikleri çok çetin geçen çarpışmalarda 1520 şehit, 4750 yaralı vermesine rağmen Kanlısırt’ı kahramanca savundu.”
Çanakkale kara savaşları sırasında ilk olarak 400 nolu plato olarak bilinen daha sonraları ise burada bulunan bir çam ağacından ötürü tek çam bölgesi adıyla anılan, 6 – 10 Ağustos tarihlerinde yaşanan kanlı muharebelerde yaklaşık 7000 Türk zayiatı verilmesi sebebi ile de kanlı sırt adı verilen bölgedir. Bizler için acı hatıralara sahne olan bu bölge savaşta Anzak kuvvetlerinin eline geçmiş ve savaş sonrası en büyük anıtlarını buraya dikmişlerdir. Her yıl 25 Nisan’da burada anma törenleri düzenlenmektedir.Kabatepe-Conkbayırı yolu üzerinde sağ tarafta kalan Kitabe, Kanlısırt’ın doğu ucunda yer alır. 25 Nisan1915 tarihi, Anzak çıkarması sonrası bölge Anzakların eline geçmiştir. Yarbay Şefik Aker komutasındaki 27.Alay’ın karşı taarruzu ile geri alınmıştır. Sonrasında Kanlısırt mevzisi Türk birlikleri tarafından 18-19 Mayıs gecesi saat 03.30’da düzenlenecek olan gece taarruzu ile birlikte kısa sürede en ağır zayiatı verdiğimiz en kritik mevzilerden birisi olacaktır. Yaklaşık 10.000’eyakın zayiatla sonuçlanacak olan bu taarruz sonrasında24 Mayıs’ta taraflar arasında bir gün sürecek olan bir ateşkes imzalanacak ve siperler arasındaki şehitlerimiz defnedilecektir. Yine 6 Ağustos 1915 tarihi, Kanlısırt’a yapılan taarruz sırasında tünellerden gerçekleştirilen saldırı çok şiddetli ve ağır bombardıman altında gerçekleştiğinden, üzerleri koruma amaçlı kalaslarla kapatılan Türk siperlerinde kayıp çok ağır olmuştur.
Bu ani baskınla birlikte Kanlısırt siperleri kaybedilmiştir. Kanlısırt’ın taarruzunu ortaya çıkaran asıl hedef, Conkbayırı’na ulaşmaktı. Bu noktadaki Kitabe üzerinde 6-7 Ağustos 1915 Muharebeleri anlatılmaktadır: Anzak Kolordusu, 6-7 Ağustos1915’te Anafartalar Bölgesi’ne çıkarma yapan 9. İngiliz Kolordusunun hedefine ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla19. ve 16. Tümenler’in savunduğu Arıburnu Cephesi’ndeki Türk kuvvetlerini yerinde tutmak için taarruz etti. 16. Tümen birlikleri çok çetin geçen çarpışmalarda1.520 şehit, 4.750 yaralı vermesine rağmen Kanlısırt’ı kahramanca savundu. Kanlısırt’ta Türk tarafına ait olan ve 16. Tümen anısına 1916’da dikilen anıt mütareke döneminde tahrip edilerek yıkılmıştır.
Whatsapp İletişim Hattı
+90 530 666 66 34
+90 286 212 44 33
Pazartesi - Cumartesi 8:00 - 21:00 Pazar 08:00 - 17:30
2006'dan günümüze "Ufuk Çizgisinin Ötesinde.." Çanakkale'nin Dünya'ya açılan kapısı olan Wilusa Tur tecrübeli kadrosu ile hizmetinizde!